21 Ocak 2025 tarihinde Bolu'nun Kartalkaya Kayak Merkezi'nde bulunan Grand Kartal Otel'de meydana gelen ve 78 vatandaşımızın hayatını kaybetmesine yol açan trajik yangın, ülkemizi derinden sarsmıştır. Bu elim olayın ardından, benzer acıların tekrar yaşanmaması için yangın güvenliği konusunda farkındalığın artırılması ve mevcut yönetmeliklerin titizlikle uygulanması gerektiği bir kez daha ortaya çıkmıştır.

Yangın Merdivenlerinin Önemi ve Yanlış Bilgilendirmeler

Olayın ardından bazı medya organlarında ve uzman olmayan kişilerce, yangın merdivenlerinin konumu ve gereklilikleri konusunda yanlış bilgiler paylaşılmıştır. Özellikle yüksek binalarda, en az iki adet korunumlu yangın merdiveninin bulunması zorunludur. Bu merdivenler, 120 dakikaya kadar yangın ve ısıya dayanıklı olup, binanın içinde konumlandırılır ve basınçlandırma gibi teknik önlemlerle duman girişini engeller. Dolayısıyla, yüksek binalarda yangın merdivenlerinin içeride olması gerekmektedir.

Mevcut Binaların Yönetmeliğe Uyum Zorunluluğu

Bazı yorumcular, Grand Kartal Otel'in 2000 yılından önce inşa edildiği için 2002 yılında yürürlüğe giren Yangın Yönetmeliği'ne tabi olmadığını iddia etmişlerdir. Oysa ki, yönetmeliğin 10. bölümündeki "Son Hükümler" kısmı, mevcut binaların da belirli süreler içinde yönetmeliğe uygun hale getirilmesini açıkça düzenlemektedir. Özellikle oteller için bu süre üç yıl olarak belirlenmiştir. Yani, 2002 yılından önce ruhsat almış olsa bile, bir otelin en geç 2005 yılına kadar yönetmelik hükümlerine uygun hale getirilmesi gerekmektedir.

Resmi Açıklamalardaki Tutarsızlıklar ve Soru İşaretleri

Yetkililer tarafından yapılan açıklamalarda, otelde iki yangın merdiveninin bulunduğu belirtilmiştir. Ancak, yüksek katlı otellerde en az iki adet korunumlu yangın merdiveni bulunması ve bunlardan en az birinin yapının dış cephesinde acil çıkışa olanak tanıması gerekmektedir. Basında yer alan görüntüler incelendiğinde, 13 kat boyunca devam eden ve sokağa açılan bir yangın merdiveninin varlığı tespit edilememiştir. Bu durum, resmi açıklamaların doğruluğu konusunda ciddi soru işaretleri uyandırmaktadır.

Sonuç ve Toplumsal Sorumluluk

Bu trajik olay, bilgi kirliliğinin ve yanlış yönlendirmelerin ne denli tehlikeli sonuçlara yol açabileceğini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Toplum olarak, her meslek dalında çalışanların bilgi sahibi oldukları konularda konuşmaları, bilmedikleri konularda ise susmaları gerektiğini unutmamalıyız. Ayrıca, mevcut yönetmeliklerin eksiksiz uygulanması ve denetimlerin titizlikle yapılması, benzer acıların yaşanmaması için elzemdir. Unutulmamalıdır ki, ihmaller ve yanlış bilgiler, telafisi mümkün olmayan kayıplara yol açabilir.